25 Ekim 2011 Salı

Dejavu

Yeaap ewt dejavu halindeyim.... Kozmetik merakım aldı yürüdü gene.... Paşanın kredi kartına geçiş yaptım. Pause kuralları dahilinde sadece kredi kartıyla görüşüyorum :))) Neyse tonlarca para harcadım cilt bakım ürünlerine. El kremi aldım Neutrogena hani balıkçılar kullanıyormuş onlara bile iyi geliyormuş.... Garnier yüz temizleme jeli ve göz makyaj temizleme sütü.... Ya bu garnier benim için üretilmiş diye düşünüyorum. Diğer markaların en iyisi bile bende sivilce yapıyorken bu harika.... Bir kaç oje vs... Tırnak üzerindeki ojelere baskı yapan makinadan da istedim paşa lafı yapıştırdı.... Sen önce doğru düzgün oje sürmeyi öğrende dedi onu da alırız :))) Haklı galiba ben niye beceremiyoruum... Dün gece defalarca denedim oje sürdüm sildim sürdüm sildim yok olmuyooo.... Anladım ben yetenek işi bu. Ama kafaya koydum başaracağım. Şimdi kafayı bunlarla bozdum.

Bir kaç gün sonra Antalya ya gidicez. Paşanın işleri var, bende onunla gidicem biraz değişiklik olsun. Pause tayız aklımda..... O iş görüşmelerini yapacak bende orlarda takılıcam..... Oooohhh gel keyfim gel. Ama patrondan izini koparabilmem için çook çalışmam gerekiyo çoook.... Şu elimdeki iki projeyi tamamlarsam izni koparırım..... Bakalım bakalım ne olacak.....

23 Ekim 2011 Pazar

Nerde kalmıştık.....

Nerde kalabiliriz hep aynı yerdeyim yerimde sayıyorum :)

Neyse bu cıvık girişi telafi edeyim. Bir kaç gün içerisinde ne kadar çok insan öldü. 24 şehit sonra 3 şehit daha arada bir kaç tane daha.... Yirmili yaşlarda çocuklar.... Çok acı.... Bu günde Van da deprem... Ama benim acımdan fazla gelmiyor hiç bir ölüm acısı.... 99 depreminde o insanların hali günlerce rüyalarıma girmişti. Haberleri izlerken oturup ağlardım. Şimdi haberlere bakıp bakıp anneme yani kendi derdime üzülüyorum. Duyarsızlaşıyor muyum? Onsuzluğa alışamıyorum :(( Ayyh bana kalsa haberde izlemem ya.... Her ölüm haberiyle annem geliyor sadece aklıma....

Hayat bir şekilde devam ediyor. Ölene kadar yaşıcaz sanırım. Paşayla bastığımız pause düğmesi hala basılı. Bunu kendisi istemişti bende kabul etmiştim.... Ama tuşun basılı kalması paşada kısa devre yaptı :) Bana ihtiyacın var, diyo ama benide yanına yanaştırmıyosun diyo. Haklı ona ihtiyacım var, hatta herkeze ihtiyacım var. Ama sırf ihtiyacım var diye kimsenin yanımda olmasını istemiyorum. Ayy çok arabeskim sanırım..... öööf bilmiyorum.... Zaten kafam bi dünya birde onu düşünemicem. Evlenince görecekmişim günümü. Evlenmek dedi, bunu bu kadar abuk bir şekilde söylemesi bi yana, bunu duymak için bunları yaşamam mı lazımdı.... Ayy dedim bana hayatı dar edeceksen hiç zahmet etme. Peehhh.... İçimde yaprak kımılda mıyor....


Şu an şunları yazmamdaki tek amaç pazartesi sendromu. Pazar günleri uyumazsam sanki pazartesi gelmeyecekmiş gibi hissediyorum. Saat duuuur lütfeenn..... Pazartesi sendromu bütün pazar beni strese sokuyor yetmiyormuş gibi birde gece uyutmuyor.

Geçen hafta arkadaşla sinemaya gittik. Çelik Yumruklar. Süperdi yaa.... Aslında başka filme gidecektik ama gittiğimiz yerde yokmuş. Bu filmide görevli kız tavsiye etti. Çok istemeyerek ve çok ön yargılı olarak girdim filem ama harbiden çok beğedim. Küçük oyuncu çocukta ne kadar sevimliydi öyle. Bir ağlama sahnesi var benimde gözlerim doluverdi.... Çok çok çok beğendim şiddetle ısrarla tavsiye ediyorum.... Gidin izleyin.... Tam bir aile filmi... Hem çocuklara hem büyüklere.... Ayy böyle sevinçli coşkulu çıktım sinemadan. Eve gelene kadar yollarda sırıtarak yürüdüm....

Bu arada çalıştığımız firmalardan birinin sahibi bana asılıyo sanırım tabi ben bu kalın kafalılıkla anlamam baya bi zaman aldı.... Normal normal iş konuşurken sesin billur gibi geliyo falan diyo ben telefondan herhalde diye düşünüyorum.... Sonra yemek teklifi gelince anladım çaktım ben durumu :) Amaaan ben dünyada değilim dokunmayın bana. Saçma sapan bu insanlar yaa... Nasıl bakcaz şimdi yüzyüze.... Abuk abuk konuşmalar.... Yok bir de evime yakın bir yerde her gün önünden geçiyorum şimdi karşılaşmamak için yolumu değiştiriyorum.... Sanki nolcaksa da amaan sıkıntı veriyo bana böyle şeyler... ıığğykk... paşaya anlattım çok bozuldu :P kıskandıın mıııı.....

Bu haftada bir arkadaşıma gidicektim çocuk sevmeye, 7 aylık bir oğluşu var daha görmek nasip olmadı.... Faceden fotolarına bakıyorum tam ısırmalık bişi.... Ama birlikte gidiceğimiz arkadaş beni aramadı, bende onu aramadım... Temizlik yaptım bütün gün. Kitap okudum, 1 kadın 1 erkeğin bilmem kaç tane bölümünü bir arada izledim. Çok seviyorum bu diziyi yaa.... Demet Evgar harika bir kadın bayılıyorum. Emre Karayel lede süper bir ikili olmuşlar. Normal kanallarada böyle kaliteli sitcomelar gelse keşke. Böyle mi yazılıyo bu sitcome :P

Bu aralar rejime verdim kendimi. 4 kiloda verdim yani. Ama sanırım bu gün bir kiloyu geri aldım :)) Benim yaptığım rejimden ne olur zaten :)) Neyse.... Bir kaç hafta sonra çoook zayıflıcam ve hemen bütün kıyafetlerimi atıp yerine güzel ciciler alıcam.... Hayaller hayaller... Saçımı boyatıcam. Makyajsız gezmicem. Seneye yazada spora başlıcam :P Planlara gel.... Ben yapçam bunları....

Neyse.... Çenem düştü gene.... Hadi ben kaçtım uykum geldi yaaaa, yarın biiirrrr sürü iş beni bekler.... Saat gene bir oldu.....Mucckkkssss....

8 Ekim 2011 Cumartesi

Anlamsız

Şimdi herşey anlamsız geliyor. Annem varken derdim yokmuş yani o sorunlar o dertlendiklerim çok boşmuş ben abartmışım. Şimdi boş ve anlamsız hayat. Olmuş olmamış bir amacım kalmadı. Artık korkuyorum yaşamaktan. Evlenmekten çocuk sahibi olmaktan, isterdim hep ama şimdi anlamsız geliyor ve korkutuyor. Aynı olmayacak gibi bundan sonra hiç bir şey. Olmadı böyle hiç olmadı. Çok haksızlık bu... Annemi öldüren katilin ehliyetine bile el koymadı bu devlet ve daha öncede bir kazaya karışmıştı o insancıkta 30 yıldır felçli. Daha kaç kişinin canını yakması gerekiyor. Hatırlamıyorum deyip yırtıyor mahkemede. Ne kolay kabulleniyorsunuz. Çok kinliyim madem bu kadar kolay bende araba alıp onu ezicem lime lime edicem. Dünyayı bir pislikten temizlemiş olurum.

3 Ekim 2011 Pazartesi

Düğün

Dayı oğlunun düğünündeydim hafta sonu. Cümbür cemaat herkez ordaydı. Annem hariç... Hissedildi yokluğu.... Herkez buruktu ama yapçak bir şey yok. Dayı oğlu benle yaşıt. Evlendiği kızı kaç senedir almaya çalışıyo ben artık sayısını unuttum abuk sabuk adetler yüzünden uzadıda uzadı. Ne kadar zorlaştırıyor bu insanlar hayatı. Allah mesut etsin inşallah çok uğraştı almak için. Düğün bitti damada apmadıkları kalmadı gençlerin ben ilk defa ömrümde böyle şeyler görüyorum. Sabah kadar sokmadılar gelini eve gelin arabada bekledi saatlerce. Damat menemen yaptı çorap yıkadı. Ayy o ağır abiden hiç ummazsın ama :))) Onun o halini videoya alcam diye zatüre oluyodum. Şu an her kemiğim ayrı ağrıyor. Koli koli peçete taşıyorum yanımda. Yatıp uyusam çok iyi gelcek akşamı iple çekiyorum. İşte böyle düğünüde atlattık çok şükür. Başka bir etkinlik kalmadı görünürde.

Spor olayını askıya aldım şimdilik. Eve yakın bir salon daha buldum. Hem daha uygun hemde yol problemim olmayacak. Ama çalışanlar bir acayip. Bööyle balonla şişirilmiş gibiler. Tırstım. Kızların saçlar simsiyah dudaklar kıpkırmızı ten bembeyaz vampir gibiler. Yani sırf tipleri yüzünden tereddütte kaldım. Komik ama şimdi gençlerde bir tuhaf ne biliiim maazallah satanist matanisttir... Yerler beni felam maazallah.... Ama ilk baktığımız salon harbi güzel mekan... Bakcaz artık....

Hadi ben çalışayım para kazanayım demi....Bye...