13 Nisan 2012 Cuma

Merhabalar,

Yaz gelip gelip gidiyor. Kesinlikle iddia ediyorum benim montumla ters orantılı bu iş. Ben montlu hayatıma devam ederken sokakta çoluk çocuk kısa kollulara geçiş yapı verdi birden... Aaa dedim güldürmiyeyim kendime ertesi gün motsuz gittim işe o nasıl bir soğuktur ağzımdan çıkan soluk duman oluyor anaaa.... ertesi gün tesadüf herhalde dedim gene montsuz gidip dondum sonra böyle olmayacak diyip montumu giyip geldim gene güneş çıktı.... Denklem belli oldu hava durumu benim montla ters orantılı. Sırf siz güzel günler görün diye ben montla gezicem... Sizi madur etmicem....

Bizim mahallede komşuların çoğu hep eski insanlar. Komşular hep annemin sınıf arkadaşları falan yani hep bilirler bizi. Mahallede yaşlı bir teyze vardı o vefat etmiş. Annemin ilk kirada oturduğu evin sahibi. Annemin mevlidinede gelmişti. Kafa gitmiş artık, annemin mevlidinde içerde Kur'an okunuyo teyze benim kocam şöyleydi böyleydi en yüksek tonda anlatıp hocayı bastırıyordu. Sus mus diyolar ama nafile... Yaşlılıkta zor. Son bir aydır hastanedeymiş. Ona üzüldük... Onun mevlidi vardı bu hafta bütün mahalleli toplandı. Gene çok yakın bir komşumuzun ki annem abla derdi ona, büyük yani 40 yaşındaki oğlu kalp krizi geçirmiş beyin ölümü gerçekleşmiş, birinin oğlu 21 yaşında trafik kazasında ölmüş. Bööyle her yer karaaanlııık.... Ne acı ne kara haberler bunlar... Annemin ilk dönemlerinde niye biz yani diyorduk.... sırf bize değilmiş. Gerçi hala diyorum niye sapasağlam insan diye ama hayatta bunlar da var. Birazda sebep olanın başı bir gün bile önüne düşmedi yaa... elini kolunu sallaya sallaya geziyo ya.... o da koyuyor adama.... bizde annemi yadedip duruyoruz... hep deşiliyor her kötü haberle... özlemenin tarifi yok... onla yeterince ilgilenemediğim için duyduğum pişmanlık ve üzüntünün tarifi yok.... vicdanım sızlıyor... ne ders önemliymiş ne iş.... ne de o kendimi kaptırıp stres yaptığım projeler.... bir şans daha olmalıydı çok ağar oldu bu.... bizim hatalarımızı telafiye vaktimiz olmadı... off daldım gene bu mevzuya girdim mi ççıkamıyorum...

neyse spora dönelim... baya bir işe yarıyor. belim çıktı meydana. Henüz kilo veremesemde baya bir sıkılaştım. Bir buçuk kilo falan vermişimdir yalan olmasında... Göbeğim falan daha bir küçüldü sıkılaştı. Hayatımda yaptığım en iyi şey bu diyebilirim. Salonda saati unutuyorum. Ve huzuru buluyorum resmen spor sonrası.... Paşanında dikkatini çekiyor, kasların çıkmasın bak diyor. Kolaydı sanki... o kaslar için adamlar ne ağar çalışıyolar bir de protein tozu mu ne içiyorlarmış. Ben kimyasala karşıyım. Paşa diyorki hayret ediyorum bir iki gün gidip bırakırsın çok istikrarlı görüyorum seni şaşırıyorum diyor. Bırakır mıyım yaa orası benim için oyun parkı gibi. Ben eyleniyorum orda... Ve inanıyorum zayıflıyacam az kaldı... Bu yaza bomba gibiyim. Kıbrısa gidelim diyor bakalım nasıl olcak. Kavga etmeden iki gün duramıyoruzki Kıbrısta beni denize döker bu vallla :)))Aslında nasıl iyi gelir var yaa... ahhh bi anlaşabilsek... Ama ben hayatımda böyle inat bir adam görmedim...bu sene koptuk koptuk bağladık gene.... enteresanız yani...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder